Başarılı bir Maker Atölyesi programı başlatmak, Maker eğitmenlerinin bu alanları öğrencileriyle kuracakları sinerjiyle etkin bir şekilde kullanmalarını gerektiriyor. Maker Eğitmenleri, yüksek kaliteli projelerin nasıl tasarlanacağının yanı sıra, uzman olmadıkları ya da yapmaktan keyif almadıkları konularda da aynı motivasyonu sergilemeli ve gerektiğinde öğrencilerden de yeni bilgiler öğrenmeye açık olmalıdır.
Sahip oldukları bilgi birikimi öğrencilere geleneksel metotlar çerçevesinde anlatmak Maker yaklaşımını yansıtmayacağı için eğitmenler öğrencilerin deneyerek öğrenmesine izin vermeli ve kendi düşünce-hayal gücü sınırlarını öğrencilere yansıtmamalıdır. Bu noktada eğitmenler, öğrencilerin keşif yapmasına ve zihinlerini serbest bırakmalarına imkan sağlayarak ortaya konulan ürünlerin tam manasıyla özgün olmasını sağlayabilirler.
Geleneksel eğitim modellerinde öğretmeni merkeze alan yapı Maker dünyasına pek de geçerli değil. Eğitmenlerin kendi rollerini tanımlarken “içerik” ve “öğrenme deneyimi” sağlayıcısı olmaktan uzaklaşmaları, öğrencilerinin potansiyellerine ulaşabilmeleri açısından büyük önem taşıyor. Eğitmenlerin bu yaklaşım yerine yapıları nasıl kuracaklarını, atölyeden alacakları maksimum faydaya nasıl ulaşacaklarını, teknoloji ve kaynaklardan stratejik olarak nasıl faydalanacaklarını hesap ederek eğitim modellerini bu ögeler çerçevesinde tasarlamaları gerekiyor.
Maker Eğitmenleri’nin atölyelerde kullanabilecekleri birkaç yaklaşımdan söz etmemiz gerekirse;
- Eğitmenlerin nasıl sorusundan ziyade “neden” sorusuna odaklanmalarında fayda var. Öğrencilere proje dahilinde serbestlik tanıyan eğitmenler, soracakları “neden” sorusuyla öğrencinin projeyi ifade etmesine ve farklı bakış açısıyla kendi projesine yaklaşmasına olanak sağlayabilir. Bu sayede ortaya konulan ürünle ilgili soru işaretleri ortadan kalkabilir.
- Özellikle okul dahilinde bir Maker Atölyesi’nde eğitim veriliyorsa, inovasyon kültürünün okulun sahip olduğu kültürün bir parçası olması gerekiyor. İnovatif bakış açısıyla zihinleri yoğrulan öğrenci ve eğitmenler, bu noktada ortaya çok daha net bir Maker bakış açısı koyabilirler.
- Farklı Maker Atölyeleri ve Eğitmenleri ile kurulacak etkileşimler, üretim sürecinde etkisini gösterebileceği gibi eğitmenlerin öğrencilere olan yaklaşımları üzerinde de büyük bir rol oynayabilir. Öğrenmenin hayat boyu olduğu Maker ekosisteminde etkileşimin öneminin unutulmaması gerekiyor.
- Dönem dönem Maker ekosisteminin başarılı isimleriyle yapılacak görüşme ve öğrencilere yönelik tertiplenecek konferans/workshop çalışmaları gerek eğitmen gerekse de öğrenciler için son derece önemli. Bu nokta elde edilecek vizyon, gelecekte yapılacak çalışmaların şekillenmesi, çeşitlenmesi ve özgün bir hale gelmesini sağlayabilir.
- Eğitmenlerin Maker dünyasındaki gelişmeleri takip etmeleri, öğrencilerine aktaracakları bilgilerin güncelliğini korumaları konusunda büyük bir role sahip. Katılacakları konferans ve sertifika programları, takip edecekleri teknolojik gelişmeler kendi zihinlerindeki tabuları ortadan kaldıracağı gibi öğrenciler üzerinde de inovatif bir etki yaratabilir.
Kaynak
- https://www.furnishaz.com/blog-posts/makerspace-transforming-the-teachers-role/
Leave A Comment